Güncelleme Tarihi: 14 Aralık 2018

Gösterim: 2048

Üniversitemiz Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Topluluğu Tarafından “Türkiye’de Sendikacılık ve Uluslararası İlişkileri” Konulu Panel Düzenlendi

Üniversitemiz Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Topluluğu tarafından, moderatörlüğünü İstanbul Üniversitesi, İktisat Fakültesi, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Berrak Kurtuluş’un yaptığı, panelist olarak ise İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Emekli Öğretim Üyeleri; Prof. Dr. Metin Kutal ile Prof. Dr. Toker Dereli ve İstanbul Üniversitesi, İktisat Fakültesi, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sayım Yorğun’un katıldığı “Türkiye’de Sendikacılık ve Uluslararası İlişkileri” konulu panel düzenlendi.


Panele personelimiz ile öğrencilerimizin yanı sıra Rektörümüz Prof. Dr. Süleyman Özdemir, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Suat Uğur, Genel Sekreterimiz Cihangir Boz, Rektör Danışmanımız Doç. Dr. Ahmet Aydın, Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürümüz Prof. Dr. Serap Palaz, Manyas Meslek Yüksekokulu Müdürümüz Prof. Dr. Burak Darıcı, Erdek Meslek Yüksekokulu Müdürümüz Dr. Öğr. Üyesi Ali Mazak ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekan Yardımcılarımız Dr. Öğr. Üyesi Evren İpek ile Dr. Öğr. Üyesi Neslihan Arslan da katıldı.


Panelin açış konuşmasını gerçekleştiren Rektörümüz Prof. Dr. Süleyman Özdemir, “Bu panel benim için iki açıdan oldukça önemli. Birincisi, ben de Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Öğretim Üyesiyim. Lisans eğitimimi İstanbul Üniversitesi, İktisat Fakültesi, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü’nde tamamladım. Yüksek lisans ve doktora eğitimimi de İstanbul Üniversitesi’nde aynı alanda bitirdim. Panelin benim için oldukça önemli olmasının bir diğer sebebi ise, bugün burada yüksek lisans ve doktora derslerime giren çok kıymetli ve alanında duayen olan hocalarımın bulunmasıdır. Kendileri ülkemizin çok değerli bilim insanlarıdır. Bu sebeple ‘Türkiye’de Sendikacılık ve Uluslararası İlişkileri’ konulu panelin bizlere çok faydalı olacağına inanıyorum.” diye konuştu.


Rektörümüz Prof. Dr. Süleyman Özdemir’den sonra sözü alan üniversitemiz Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Topluluğu Başkanı Melike Karabulut, “Üniversitemiz Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Topluluğu olarak güncel meselelere dair konferanslar organize ederek sizlerle paylaşma arzusundayız. Bu etkinlik bizim ilk etkinliğimiz olduğu için de oldukça mutlu ve heyecanlıyız. Verimli geçmesini ümit ediyoruz.” dedi.


Panelin moderatörlüğünü gerçekleştiren İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Berrak Kurtuluş, “Bugün burada bulunmak benim için çok büyük bir onur. Çok kıymetli akademisyenlerimiz ile birlikte akademik hayata faydalı olacağına inandığım bir panel gerçekleştireceğiz.” diye konuştu.
İstanbul Üniversitesi, İktisat Fakültesi, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Metin Kutal konuşmalarında, “İkinci Dünya Savaşı sonrası Türkiye’de sendikacılığa baktığımızda Cemiyetler Kanunu’nun önemli bir adım olduğunu görüyoruz. Bu kanun, Cumhuriyet Dönemi’nin en önemli yasalarından biridir. Bu yasa, sendikaların kurulmasına izin vermekteydi. Ancak bu dönemde kurulan sendikaların beklenen gücü gösteremediği anlaşılıyor. 1952 yılında Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu kuruldu ve ülkemizde toplam 300 bin civarında sendika üyesi bulunuyordu. 1961 anayasasından sonra sendikalaşmanın anayasal bir hak olarak kabul edilmesiyle birlikte sendika üyelerinin sayısı bir buçuk milyonu bulmuştur.” diye konuştu.


İstanbul Üniversitesi, İktisat Fakültesi, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sayım Yorğun konuşmalarında, “Ekonomik ve siyasal yapı çok önemlidir. Bir ülkenin siyasal ve ekonomi yapısı o ülkenin endüstri ilişkilerini geliştirir. Ekonomik yapı denildiğinde öncelikle ekonomide hangi kavramların ön plana çıktığını düşünmek gerekir. Bunlar ‘liberalizm ve kapitalizm’ kavramlarıdır ve bu kavramlar 19. yüzyıldan bu yana insanlığın kaderini belirlemiştir. Keynesyen politikalarla sendikacılık ilişki halindedir. Keynesyen politikalar Türkiye’nin de sendika konusunda gelişim göstermesini sağladı. Neoliberalizm ise 1980 sonrası Türkiye’de düşük sendikalaşmaya neden oldu ve sendikal haklar ile toplu pazarlık haklarını geriye doğru götürdü. Dünyanın en zengin 8 kişisinin serveti, dünya nüfusunun yarısının geliriyle eşit hale gelmiştir. Bu düzen sürdürülebilir bir düzen değildir. Burada sendikalara büyük görevler düşmektedir. Çünkü sendikalar, demokrasinin olmazsa olmaz örgütleridir.” dedi.

İstanbul Üniversitesi, İktisat Fakültesi, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Toker Dereli ise konuşmalarında, “Meslek hayatımız sendikalarla geçti. Sendikaların zayıfladığı bir toplum kesinlikle düşünülemez. Sendika hareketi gerçekleştiren uluslararası örgütler bulunmaktadır ve bu örgütler oldukça önemlidir. Sendika hareketi gerçekleştiren uluslararası örgütler üçe ayrılır. Global örgütler, bölgesel örgütler ve iş kolu ile meslek kollarının bulunduğu örgütlerdir. Bunlardan en önemlisi Uluslararası Çalışma Örgütü’dür. Ben de hükümet sözcüsü olarak bir süre o toplantılarda bulundum. Örgütün amacı kardeşlik, ekmek, adalet ve barıştı. Ülkemiz de 1932 yılında Uluslararası Çalışma Örgütü’ne üye olmuştur.” diye konuştu.

Panelistlerimizin konuşmalarının ardından soru cevap bölümü gerçekleştirildi.

“Türkiye’de Sendikacılık ve Uluslararası İlişkileri” konulu panel, gerçekleşen soru cevap bölümünün ardından Rektörümüz Prof. Dr. Süleyman Özdemir’in panelistlerimize plaket ve Bandırma Vapuru maketi takdimiyle son buldu.